Yerli komedyen denildiğinde aklımıza gelen isimler arasında birkaç tanesi bir adım daha öne çıkıyor. Bu isimler arasında elbette en çok tanınan ise efsane komedyen Kemal Sunal.
116
Yerli komedyen denildiğinde aklımıza geleni isimler arasında birkaç tanesi bir adım daha öne çıkıyor. Bu isimler arasında elbette en çok tanınan ise efsane komedyen Kemal Sunal. Günümüzden neredeyse 40 yıl öncesinde çekmiş olduğu filmler insanlar tarafından yüzlerce kez izlenmiş olmasına rağmen her izleyişte ilk defa izliyormuş tadı veriyor. Bu da Kemal Sunal’ın ne kadar usta bir oyuncu olduğunu bizlere bir kez daha göstermekte. Erken yaşta aramızdan ayrılması, hakkındaki pek çok şeyin de bilinmemesi anlamına gelmekte. Özellikle sosyal medyanın o tarihlerde olmayışı bu bilgilerin insanlar arasında kolay bir şekilde yayılıp öğrenilmesine de engel olmuştur. Bu yazımızda efsane komedyen Kemal Sunal hakkında çok fazla bilinmeyen 15 özelliğin neler olduğuna bir göz atıp onu daha yakından tanımaya çalışacağız.
216
Çok Fazla Konuşmayı Sevmezdi
Kemal Sunal her ne kadar insanları güldürmek gibi zor bir misyon üstlenmiş ve bunu konuşarak yapmak zorunda olsa bile gerçek hayatta konuşmayı çok fazla sevmeyen bir kişiydi. Öyle ki kendisi ile yapılan pek çok röportajda sorulan sorulara kısa ve öz cevaplar vermesi bu durumu açıklayıcı nitelikteydi. Bunun yanında sorunlarını ve sıkıntılarını da başka insanlarla paylaşmayı tercih etmezdi. Dışardan bakıldığında sürekli olarak bir sorunu varmış ya da canı bir şeye sıkılmış gibi bir yüz ifadesine sahipti. Bu yüzden yolda Kemal Sunal ile karşılaşanlar kendisinin yanına gitmeye de çekinirlerdi.
316
Lise Hayatı 11 Yıl Sürdü
Günümüzde 4 yıl, o zamanlarda ise 3 yıl süre lise öğrenimini tam 11 yılda tamamladı. Çok çalışkan bir öğrenci değildi. Okuduğu Vefa Lisesi’nde aynı zaman Uğur Dündar ve Müjdat Gezen gibi ünlü isimlerle de birlikte okumuştu. Sonraları lise hayatının neden bu kadar uzun sürmesiyle ilgili olarak kendisine sorulan sorulara okumayı çok fazla sevmediği söyleyerek yanıt vermiştir.
416
Evlenmesine Münir Özkul Vesile Oldu
Kemal Sunal hakkında pek fazla bilinmeyen bir diğer konu ise evlenmesine Münir Özkul’un vesile olmasıdır. Devekuşu Kabara ile çalıştığı dönemde Ankara’daki bir oyun sırasında seyirciler arasında bulunan Gül Sunal’ı görür ve oyun sırasında çeşitli defalar göz göze gelirler. Sonrasında ise kaderin bir cilvesi, ortak bir arkadaşlarının evinde yeniden karşılaşırlar. Burada kurdukları kısa bir muhabbetten sonra ertesi gün bir kafede buluşmak için birbirlerine söz verirler. Ertesi gün olduğunda Kemal Sunal bu durumu ağabeyi olarak gördüğü Münir Özkul’a anlatır ancak buluşmaya gitme konusunda isteksizdir. Münir Özkul’un ısrarı neticesinde Gül Sunal ile buluşmak için pastaneye gider ve bir süre sonra da onunla evlenir.
516
Filmlerinde Yakın Arkadaşlarıyla da Oynadı
Kemal Sunal filmlerinde yer alan bazı karakterler onun gerçek hayattaki en yakın arkadaşlarıydı. Örneğin Hababam Sınıfı serisinde okulu denetlemek için gelen ve İnek Şaban’a çeşitli sorular soran Müfettiş Hüseyin Şevki Topuz rolündeki Ergin Orbey, Kemal Sunal’ın en yakın arkadaşıdır. Yine aynı şekilde pek çok filmde ve dizide birlikte rol aldığı usta oyuncu Dinçer Çekmez de gerçek hayatta en yakın arkadaşlarından bir tanesiydi. Kendisi ile vefatından önce yapılan bir röportajda gerçek hayatta yakından tanıdığı kişilerle birlikte oynamanın her zaman daha fazla keyif verdiğini söylemiştir.
616
Ulvi Uraz’ı Örnek Aldı
Tiyatro sahnesinde boy göstermeye başladığı dönemde kendisine Ulvi Uraz’ı örnek aldı. Ulvi Uraz kendisinden bir önce gelen jenerasyonun önemli tiyatrocuları arasında geliyordu. Tiyatroculuğunun yanında pek çok filmde de rol almıştı. Ankara Devlet Tiyatrosu’nda çalıştığı dönemde pek çok oyuncunun yetişmesine de doğrudan katkıda bulunmuştur.
716
En Sevdiği Şarkı
Kemal Sunal hayatta olduğu dönemde bunu dile getirmemiş olsa da eşi Gül Sunal usta sanatçının en sevdiği şarkının “Gökyüzünde Yalnız Gezen Yıldızlar” isimli şarkı olduğunu söylemiştir. Şarkıda da ifade edildiği gibi yalnız kalmayı seven bir kişiliğe sahipti.
816
Siyasetten Uzak Dururdu
Kemal Sunal tüm hayatı boyunca siyasetten uzak olmayı tercih etti. Siyasi görüşü ya da hangi partiye sempati duyduğu hiçbir zaman bilinmedi. Bir dönem kendisine İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanlığına adaylığını koyması için bir partiden teklif götürülse de bunu istemedi. Neden istemediğini ise bir partiye üye olursa o partiye sempati duyanlara daha yakın olup diğer insanlara uzak olacağı şeklide açıkladı. Arkadaş ortamında bile konu siyasetten açılınca oradan uzaklaşmayı tercih ederdi. Arkadaşlarıyla buluştuğu bir akşam yemeğinden eve erken döndüğü bir gecede eşi Gül Sunal’a sohbetin istemediği bir yere doğru gittiğini ve bu yüzden oradan ayrılmayı tercih ettiğini söylemiştir.
916
İbrahim Tatlıses’i Çok Severdi
İbrahim Tatlıses ile aralarında iyi bir dostluk vardı. Sürekli olarak görüşmeseler de meslekleri gereği mutlaka bir yerlerde karşılaşırlar ve esprili bir sohbete başlarlardı. Kemal Sunal pek çok filminde adı konmamış olsa da İbrahim Tatlıses karakterini canlandırmıştır. Örneğin bir filminde tıpkı Tatlıses’in yaptığı gibi şarkıları notalarıyla okumak yerine kendi istediği şekilde okumak istediğini dile getirdiği bir sahne bulunmaktadır.
1016
Ciguli
Kemal Sunal, yaşamının son dönemlerinde, ünlü olan Ciguli’yi de çok severdi. Ciguli’nin esprili tarzı ve hareketleri kendi tarzına da oldukça yakındı. Gül Sunal, Kemal Sunal’ın aile fertlerinin bulunduğu kahvaltı masasında sık sık Ciguli taklidi yaptığını söylemiştir.
1116
Kızmak, Sinirlenmek ve Bağırmak Onun Kitabında Yoktu
Kemal Sunal’ı yakından tanıyanlar ve onunla aynı film setinde bulunanların tamamı onu hiçbir zaman kızgın ve sinirli olarak görmediklerini söylüyorlar. Usta bir komedyen için bu iki olgudan uzak olması onun başarısındaki en büyük etkenler arasında gösterilebilir. Öte taraftan insanları sürekli olarak güldüren bir kişinin kızgın hali de hayal edilemeyen bir başka durumdur. Çevresindekilere karşı sürekli saygılı olduğu bilinen Kemal Sunal, istemediği ya da başka bir insanın büyük tepkiler vereceği bir durumla karşılaştığında sakin bir şekilde konuşarak çözüme ulaşmayı tercih ederdi.
1216
Filmde Kullanacağı Kıyafetlerle Dolaşırdı
Kemal Sunal her zaman işine büyük önem veren bir sanatçı olarak bilinirdi. Bir filmin çekimlerine başlamadan önce oynayacağı karaktere alışmak ve onu daha iyi canlandırabilmek adına o karaktere ait kostümleri normal hayatında giymeyi tercih eder ve bir süre bu kostümlerle dolaşırdı. Öyle ki yakın arkadaşları onun pek çok buluşmaya bu kostümlerle geldiğini söylemişlerdir.
1316
Marmara Üniversitesini Bitirdi
Her ne kadar lise eğitiminin 11 yıl sürdüğünü bilsek ve okumayı sevmediğini bilsek de eninde sonunda üniversiteden mezun olmuştur. Kemal Sunal liseyi bitirdikten sonra Marmara Üniversitesi İletişim Fakültesi’ne girdi. Ancak oyunculuk mesleğinde yavaş yavaş zirveye tırmandığı yıllar başladığı için bir türlü devamlılık gösteremedi. 90’lı yılların başlarında çıkan bir af neticesinden yarım kalmış üniversite öğrenimine kaldığı yerden yeniden döndü ve 1995 yılında Marmara Üniversitesi İletişim Fakültesinden mezun oldu. Hemen akabinde ise 1998 yılında Yüksek Lisans diploması aldı. Yüksek Lisans tezinin başlığı ise Radyo ve Televizyonda Kemal Sunal Güldürüsü oldu.
1416
Akademisyen Olacaktı
Kemal Sunal’ın üniversiteyi bitirmesindeki en büyük etkenin kendisini örnek alan çocukların bu yönünü de örnek almalarını istemesiydi. Bu yüzden uzun yıllar ara verdiği üniversite eğitimine geri döndü. Hedefi Yüksek Lisans diplomasını aldıktan sonra doktora yaparak bir üniversitede öğretim üyesi olmaktı.
1516
Ayrıcalıktan Nefret Ederdi
Kemal Sunal ne olursa olsun kendisine ayrıcalık tanınmasını istemezdi. Özellikle şöhretinin iyice zirve yapmış olduğu yıllarda gittiği her yerde özel bir ilgi ile karşılaşacağını biliyordu. Bu durum kendisini oldukça rahatsız ediyordu. Bu yüzden bir davete katılmadan önce iki defa düşünürdü. Kendi arkadaşlarının tiyatro oyununa giderken bile bilet almayı tercih ederdi. Bilet kalmadığını öğrendiğinde ise arkadaşları için iyi bir iş ortaya koyduklarını bu yüzden bilet kalmadığını düşünerek oradan ayrılmayı tercih ederdi. Bu durum üniversite eğitimi sırasında da kendisini rahatsız ediyordu. Üniversiteye devam ettiği yıllarda herkes tarafından sevilen, ülkesinin en önemli komedyenlerinden bir tanesiydi. Bu bakımdan ayrıcalık gösterilmemesine özellikle dikkat etmiştir. Bu yüzden okula girdiği anda Kemal Sunal olarak değil bir öğrenci olarak bilinmek istemiştir.
1616
Kitaplara Olan İlgisi
Kemal Sunal tam bir kitap bağımlısıydı. Vakit bulduğu zamanlarda ilk iş olarak merak ettiği kitapları okumayı tercih ederdi. Kitaplara olan ilgisi o kadar fazlaydı ki evinde bulunan kütüphanedeki herhangi bir kitabın yerinin değiştiğini hemen anlar ve bu durumdan şikâyet ederdi. Eğer arkadaşları onun kütüphanesinden ödünç bir kitap isterlerse bunu kabul etmez onlara aynı kitabın yenisini alıp hediye ederdi.