Fast Food tüketiminin genç nesil arasında popülerleşmesiyle yağ oranı yüksek ve sağlıksız besinler tercih ediliyor. Hazır tüketim endüstrisinin topluma verdiği bu zararla kiloya bağlı sağlık sorunları yaşayan bir nesil yükseliyor. Bu durumu önlemenin yoluysa beslenme alışkanlığı kazanmaktan geçecektir. Peki bu yolda hangi yöntemleri izlemek gerekir?

İradenizi Güçlendirin
 

Odaklanma Gücünü Arttıran Besinler Hangileridir?

Dışarından ne kadar destek alırsanız alın, öncelikle kendi iradenize sahip çıkmanız gerekecektir. Bunu başarmanın yolu kişinin kendi içindedir. Öncelikle kendinize bir motivasyon aracı belirleyin. Sizi motive edebilecek bir şartlanma ne olabilir? Sağlıklı bir yaşam, fit bir vücut, sosyal aktiflik. Bu şartlanmayı seçtikten sonra işiniz daha kolay hale gelecektir. Başarının ilk aşaması gerekli motivasyonu sağlamaktır.

Hazır Tüketime Derinden Bakın

Evde yapılabilecek egzersizler

Fast food endüstrisinin karanlık yüzünü görebileceğiniz birçok belgesel bulunmakta. Çeşitli festivallerden ödüllerle dönen bu belgesellerde hayvanların bir tüketim metası haline getirilirken yaşadığı eziyetler anlatılıyor. Duygusal bağlantıyı kurabilirseniz fast food’a karşı daha temkinli yaklaşabilirsiniz. Tamamen bırakmasanız bile öğün sayısını düşürmek mümkündür. Bu sayede beslenme alışkanlığı nasıl kazanılır sorusuna cevap bulunabilir.

Günün İlk Öğünü

Doğru beslenmenin ilk adımı doğru bir kahvaltıdan geçer. Bütün gıda uzmanlarının önerdiği şey ise kahvaltının mutlaka yapılması gerektiğidir. Temel bir kahvaltı tabağında neler bulunabilir?

• Az yağlı veya yağsız peynirler
• Sahanda yumurta
• Kalorisi düşük zeytinler
• Trans yağ içermeyen sürmelik gıdalar
• Domates, biber, salatalık gibi sebzeler
• Marul, roka vb. yeşillikler
• Kaliteli zeytinyağı
• Az yağlı süt
• Fındık, ceviz, kuru kayısı vb. kuruyemişler

Bu kahvaltı tabağında ihtiyacınız olan protein ve karbonhidratlar yeterince bulunmaktadır. Kızartmadan kaçınmanız beslenme alışkanlığı edinmenizde önemli yer tutacaktır. Bu alışkanlığı düzenli hale getirdiğinizde vücudunuzda meydana gelen değişimleri gözlemleyebileceksiniz. Bu değişimler hem fiziksel hem mental olarak karşılık gösterecektir.

Un, Tuz ve Şeker Tüketimini Azaltın

Sağlıklı beslenme nasıl olur sorusunda un, tuz ve şekerin bir karşılığı yok. Şekerin zararları arasında böbrek hasarı, kalp ritmi bozulması, kalp krizi riski, diyabet başlangıcı, ani kilo alımı bulunur. Tuzda ise kemik erimesi, idrar tıkanması, tansiyon bozukluğu, ödem oluşumu, su ihtiyacının artmasıyla organların susuz kalması gibi tehditler vardır. Aşırı un kullanımda obezite, sindirim problemleri, kan şekeri artışı, hipertansiyon ve bunlara bağlı hastalıklar görülür.

Üç beyazı tamamen bırakamıyorsanız bile azaltmayı deneyebilirsiniz. Çayı şekersiz içmeyi denemek ideal bir başlangıç yöntemidir. Sofra tuzu yerine himalaya tuzu tercih edebilirsiniz. Standart ekmek yerine kepekli ve ekşi mayalı ekmekler yenilebilir. Böylece yeni bir alışkanlık kazanabilirsiniz.

Gazlı İçeceklere Veda Edin

Şeker deposu olan gazlı ve asitli içecekler insan sağlığını tamamen olumsuz etkilemektedir. Asitli içecek zararları arasında mide kanseri, şekere bağlı hastalıklar, yüksek tansiyon, gırtlak hastalıkları gibi çok sayıda tehdit yer alır. Vücudun asit ve baz dengesini bozduğu için ph değerinde anormal değişimler görülebilir. Örneğin kola içmeyi bırakarak doğal maden suyundan faydalanabilirsiniz. Katkı maddesi bulunmayan tonikler size yeni bir damak tadı kazandırabilir.

Spora Başlayın ve Değişime Şahit Olun

Beslenme alışkanlığı kazanmak için besin tercihleri en önemli yeri alıyor. Peki kendinizi doğru besinleri yemeye zorlarsanız? Bunun için spora başlayın. Düzenli egzersizler sayesinde haftalık periyotlarda vücudunuzun nasıl değiştiğine şahit olacaksınız. Bu, sizin motivasyon kaynağınız olacaktır. Giderek fitleşen vücudunuzu koruyabilmek için sağlıklı beslenme metotlarından vazgeçmeyeceksiniz. Üstelik evde egzersiz yöntemlerini deneyerek zaman probleminizi ortadan kaldırabilirsiniz. Sonuç olarak spora başlamak doğru beslenmeye geçişi hızlandıracaktır.